Cebimdeki Girişimci Notları

Öncelikle girişimcilik kavramına bakalım:

Kimlerdir bu girişimciler? Kendi şirketlerini kurmuş kişiler midir?

Hayır, bu kesinlikle eksik bir tanım olacaktır. Yeni bir şirket açan kişiler, girişimcilik kavramının sadece bir parçalarını oluşturabilirler.

Girişimci kişi, ürettiği fikri hayata geçiren cesur kişidir.

Bu hafta Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlemiş olduğu “1. Akdeniz Girişimcilik Zirvesi”ne katılma şansım oldu. Zirvenin ardından ise bu cesur kavram ile ilgili ajandama düşen notları kaleme almaya koyuldum.

Tüm konuşmacıların ortak fikrinden özetlediğim durum şu idi:

“Başarılı girişimciler insanların ihtiyaçlarını iyi gözlemleyen ve bunun için fayda sağlamak adına çıktıkları yolda istikrar sağlayan kişilerdir.”

Zirve de verilen başarılı girişimcilik örneklerinden en ilgi çekici bulduğum konu “bir milyon dolarlık sayfa” fikrini biraz açmak isterim:

Alex Tew 2005 de, 21 yaşında, Nottingham üniversitesinde işletme bölümü öğrencidir. www.milliondollarhomepage.com linkini satın alarak “Bir Milyon Dolarlık Sayfa” girişimini başlatır. Tew, internette açtığı toplam bir milyon pikselli bu sayfada pikseli 1 dolara reklam ilanları almaya başlar ve 4 ay gibi kısa bir sürede site viral olur, tüm pikseller satılır. Hatta son kalan pikseller açık arttırmaya konulur. Fikir kendisini kısa zamanda tanınır ve o zamandan bu yana işi ile konuşulur bilindik bir girişimci haline getirir.

Ülkemizdeki girişimcilik anlayışına bakarsak:

Bir kafe açmak, bir pastane açmak, kahvaltı evi açmak, evden ikinci el eşya satmak, web tasarımcısı olmak…

Elbette, bahsi geçen işler iyi bir fikirle, iyi bir konumlandırma ile kar sağlayabilir, fayda sağlayabilir işlerdir. Ama nasıl?

Konu hakkında bakış açımı güçlendiren örneklemeleri, zirvenin rengi olan “Eğlence Mühendisleri” ekibinin, “her gördüğünü açmak isteyen kişiler” ile ilgili skecinde buldum. Skecin ardından ekibin girişimci lideri, İlker Elibol’un küçük anekdotları ile üniversiteli her gencin ilk girişimcilik hayalinin “okulun karşısında bir fotokopici açmak” olduğunu anımsattığı cümleler bizleri keyiflendirip, düşündürdü. 🙂

Bu tatlı anların ardından zirveden çıkartıp, zihnimin cebine koyduğum, önemli bir notta şöyle yazıyor:

“Hayatı boyunca etrafta gördüğü her şeyi açmak isteyen ancak bir türlü başarılı bir girişimci olamayan kişilerin, belki de en büyük hataları; fikirlerini paraya odaklayarak baltalamalarıdır.”

Tabii kendilerine değinmişken “Eğlence Mühendisleri”nden ayrıca bahsetmek gerekiyor.

Eğlence Mühendisleri;  mühendisliği oyunculukla birleştirip, doğaçlama oyunlar ve tiyatral bir dil ile yapılan küçük sunumlarla, zirvelere konuk olan bir ekip.

Bu eğlenceli ekibi kendi adıma tekrar yürekten tebrik ederim. Güzel bir girişimcilik örneği ile bu ekibi kuran İlker Elibol, zirvenin sonucunda ortaya çıkan “girişimcilik, yaratıcılık ile birleşirse başarıya ulaşır” düşüncesini  adeta ispatlıyor.

Konuşmacılardan kaydettiğim bir diğer önemli not ise: “işlerin sürdürülebilirliğinin önemi” idi.

Sık kullandığım bir sözüm vardır “başarı istikrarlı ise taçlanır”.

Sıralayacak olursak:

– Kuşak araştırmalarının sonuçlarına göre üzerinde önemle durduğumuz zamane eksikliğinin istikrar olması,

– Ülkemizdeki kariyer endişeleri,

Bknz: ‘ Türkiye’de global ortalamanın çok üstünde bir “kariyer kaygısı” mevcut (%52). Hatta ilginç bir şekilde, maaş ve sosyal haklar ile ilgili belirtilen endişeden çok daha yüksek çıkmış bu oran. (%47) Bu oranlarda Y kuşağının iş ve kariyer hayatından beklentilerinin etkisi olduğunu düşünüyorum.’

(kaynak: http://www.hrpicks.com/kariyer-kaygisi/)

– Yaratıcılık yerine kopyalamayı seçen kişilerden olmak,

Girişimcilerin çabuk vazgeçmelerine, “olmadı baştan” yerine “olmadı başka yere” demelerine, kriz durumları için eylem planları oluşturmak yerine panik olmalarına ve sonrasında kaybolup gitmelerine neden oluyor, diye düşünüyorum.

Bir başka notta bu zirvenin ev sahipliğini yapan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın gençler için hazırlamış olduğu ve başarıya ulaştırdığı “benim işim benim geleceğim” isimli proje ile ilgilidir. Projenin, fikri de, oluşumu da, sürecide oldukça güzel başarı hikayeleri taşıyor. Zirveye katılan proje ekibi içerisinde yer alan gençlerin heyecanı görülmeye değerdi. Proje kapsamında aldıkları eğitimlerin kendilerine sağladığı faydaları duruşlarında, gözlerindeki ışıltıda ve konuşmalarında görmek mümkündü. Ülkem için, böyle güzel projeleri görmek beni ayrıca heyecanlandırdı. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin’i ve projede emeği geçen tüm çalışanları ayrıca tebrik etmek isterim.

Bendeniz de, tam zamanlı çalışmayı bırakıp, “kendi yağımda kavrulacağım ben” diyerek girişimci olalı 2 yılımı doldurmak üzereyim. Bu yolda, yolun hiç düz olmamasına rağmen, ayağımı uzattığım yorganımın boyunun sürekli değişmesine rağmen, “sevdiğim işi olması gerektiği gibi yaptığım” ve emeklerimin karşılığını “teşekkürler” ile aldığım için çok mutluyum. Tüm girişimcilerin aynı hazzı yaşamasını dilerim.

Hatice Bulut

İnsan Kaynakları Danışmanı & Eğitmen