“Çok istersen olur, bence”
- mi acaba?
Bu tarz sevimli yaklaşımların yarım bilgilerle bezenmiş olduğunu artık hepimiz biliyoruz.
- Ya da bilmiyor muyuz?
Cümle şöyle daha gerçekçi sanki:
“İstemek başlangıçtır. Olması için eyleme geçmek, ivme kazanmak, sonuca ulaşmak için yol katetmek gerekir.”
Zihnimizi etkili bir şekilde kullanabilmenin iki önemli noktası vardır:
- Ne istediğimizi bilmek,
- Tüm dikkatimizle istediğimiz şeye konsantre olmak.
Bu durumda A noktasından B noktasına ulaşmak için iki duruma dikkat etmek gerekiyor:
- Kararsız olmamak
- Odaklanmak
Sorunsallar:
- Kararsızlık:
Margaret Thatcher:
“ Yolun ortasında durmak tehlikelidir. Ya geri çekilin ya da ileri gidin. Yoksa her iki taraftan da size araba çarpabilir.” sözüyle; isteklerimize ulaşmak için adım adıp, kararsızlıklarımızla yolun ortasında kalıvermelerimizin vazgeçmekten de tehlikeli olduğunu vurgulamıştır.
Eminseniz devam edin, değilseniz vazgeçin ancak asla yolun ortasında kalmayın. Kazaya kurban gidersiniz. Can alabilirsiniz, can verebilirsiniz…. Tehlikeli!
Yanlış bir seçim üzerinde yapılan çalışma sonuç verse bile bizi yanlış bir başarının içine hapsedebilir. Ne istediğinize ve neye odaklandığınıza dikkat etmek önemli!
Peki insan, ne 
istediğini nasıl bilir? Hepimizin hayatında ulaşıp da vazgeçtikleri yok mu? Çaba sarfedip, zaman ayırıp, umutlanıp, yorulup geldiğimiz yolların sonunda “bu mudur?” demedik mi, hiç? İşte o yolun sonunda ulaştıklarımız ziyan olmasın, emeklerimiz boşuna gitmesin diye önce kendimizi iyi tanımak, hedeflerimizi doğru belirlemek, hayallerimizi gerçekçi törpülemek gerekiyor. Basit bir boş sayfa takdiği uygulayın. Hayattan neler istediğinizi, çevrenizde kimlerin olmasını istediğinizi, nelerden vazgeçebileceğinizi, neleri başarmak istediğinizi yazın. Uçmayın, gerçekçi yazın. Ulaşabileceğiniz yolları kestirin. Hangi yolun sonu sizi daha mutlu eder önce bu soruyu cevaplayın. Sonra yola çıkın.
Unutmayın:
Eğer, yapmamız gereken şeyi, sırf bir başkası bizden yapmamızı istedi diye yapıyorsak ya da gerçekten yapmamız gereken şeyin bu olmadığına inanarak yapıyorsak, büyük bir ihtimalle o şeye odaklanmamız çok zor olacaktır. Tatmin olmadığımız işleri yaptığımız sürece, zihnimiz bir direnç gösterecektir. Önemli olan, gerçekten, içimizdeki sesi dinleyerek ne yapmak istediğimizi bulmak ve ona ulaşana kadar da bu hedefe sadık kalmak.
Kyn: http://blog.motivasyonzamani.com/zy-arsiv/etkili-odaklanma-yontemleri/
2. Odaklanmak:
Evet, bir durumu başarmak, tamamlamak ve bitirmek için öncelikle eyleme geçmek gerekiyor. Ancak konsantre olamadığımız zaman iş sünüyor, biz sıkılıyoruz. Bitmiyor, başarılı olunmuyor, iş tamamlanmıyor.
Suç eylemde mi? Suç eylemin konusunda mı? Hayır. Suç odak’ta.
Odaklanma problemi yaşadığımızda en yetenekli olduğumuz konuda bile dağılıyor, dağıtıyor, başarısızlığa neden oluyoruz.
Odaklanma Teknikleri
1. Kişisel odaklanma teknikleri geliştirmek, görev listesi oluşturmak ve birden fazla işi aynı anda yapmamak konsantrasyon artırıcı etkiye sahiptir.
2. Sağlıklı beslenmek konsantrasyon gücü sağlar
3. Düzenli ve tam uyku uyumak konsantrasyon gücü sağlar; konsantrasyon bozukluğu faktörlerini azaltır.
4. Düzenli beyin egzersizleri yapmak, bulmaca çözmek ve zeka oyunları oynamak çok güçlü bir şekilde konsantrasyon artırıcı etkiye sahiptir.
5. Konsantrasyon çalışmaları arasında spor yapmak, yürüyüş ve benzeri fiziksel aktiviteler de önemlidir.
6. Uzman psikiyatristler tarafından reçete edilen Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ilaçları ile odaklanma problemi ve benzeri dikkat sorunları tedavi edilebilir.
Özetle:
“Çok istersen olur, bence” düşüncesini, “gerçekten istiyorsan odaklan ve çabala” algısı ile değiştirirsek; daha güzel olur bence 🙂
Saygılar,
Hatice Bulut
